Bu yazımızda Türkçe anlamıyla birlikte İngilizce bazı Türk Gelenek ve Görenekleri Tanıtımını paylaşacağız.
İngilizce Türk Gelenek ve Görenekleri Tanıtımı
Gelin Merasimi
With afternoon prayer time approaching, the groom shaving ends and the wedding procession gets into the vehicles going to pick up the bride from her home. In recent times, the groom also participated in the bridge meeting ceremony, whereas previously he would have waited in his own home, while his relatives would have set off towards the bride’s house. In the modern period, the wedding procession would be made with motor vehicles, while in the past, between nearby villages or within the village, animal-drawn ”poyralı” carts would have been used. Those were wooden vehicles hauled by bovines or riding animals, popularly known as ”taliga”. The connector between the axle and the wheel in these carts is called ”poyra”. Sometimes the term poyra is used to refer to the poles erected along the edges of these animal-drawn vehicles. Spreading carpets or tarpaulins over these poles, the top of the cart can be closed and the vehicle converted into a protected tent-like cart. These vehicles were particularly used in the Pomak villages of Kırklareli. In festivals held in the villages of Poyralı (district of Pınarhisar) and Soğucak (district of Vize), the organisers are trying to reannimate these traditions and pass them on to the new generations. On the carpets or tarpaulins of the first cart in the bride procession, various objects, ornaments and tinsel similar to that in the bride’s veil would have been attached to highlight the special importance of the vehicle.
İkindi saatine yaklaşırken damat tıraşı sona erer ve düğün alayı gelini alacakları eve gitmek üzere araçlarına binerler. Son dönem düğünlerinde gelin almaya damat da katılırken, eski dönemlerde damat kendi evinde bekler, gelin almaya kız evine doğru yakınları yola koyulurdu. Modern zamanlarda motorlu araçlarla yapılan bu gelin alayı eski zamanlarda yakın köylerde veya köy içinde hayvanlara koşulan ”poyralı” arabalarla yapılırdı. Bunlar büyükbaş hayvanlara ya da binek hayvanlara koşulmuş , halk arasında ”taliga” da denilen ahşaptan arabalardı. Bu arabaların dingiline tekerleğin bağlandığı kısma ”poyra” denir. Bazense poyra kelimesi hayvanlara koşulan bu arabaların kenarları boyunca yükseltilen direkleri ifade etmek için kullanılırdı. Bu poyralar üzerinde kilimler, çergeler geçirilerek üzeri kapatılır, korunaklı çadırvari bir arabaya dönüştürülür. Daha çok Kırklareli’nin Pomak köylerinde bu çeşit arabalarla gelin alayları kurulmuştur. İle bağlı Pınarhisar ilçesinin Poyralı köyü ile Vize ilçesine bağlı Soğucak köylerince düzenlenen köy şenliklerinde bu gelenek hala canlandırmalarla yeni kuşaklara aktarılmaya çalışılmaktadır. Gelinin alınacağı en önde bulunan arabanın üzerindeki kilimlere, çergelere türlü türlü objeler, süslemeler, gelinin duvağındaki gibi simli teller asılır, böylece bu arabanın farklılığı ortaya konulurdu.
Damat Merasimi
The shaving of the groom is an important wedding tradition performed in the house of the male spouse. This tradition, some sort of manhood ritual, is still being kept alive in village weddings celebrated in Thrace. While people are dancing, a chair is placed in the square. The groom is made to sit on the chair, and in front of everyone, he is being shaved with a razor. While the barber is getting ready for the shave, the groom’s relatives are being teased saying: ”This razor doesn’t cut, is the balde finished?” The groom’s father or the best man, satisfying the barber with a tip, lets the shaving begin. Sometimes, to make advantage of some indigent person, the barber hands the razor to an elderly person known to be needy. To prevent the groom’s face from being harmed by the shaking hands of the old man, the person giving the tip will implore: ”Have mercy, Hasan agha! Give the razor to the barber and I will give you that much money.” If the elderly is not happy with the tip or wants to make fun of the barber, he may say ” My father was a barber, too; I can shave better than this bungler”, drawing out the scene and raising the tip. Eventually, the elderly would return the razor to its original owner. Thus, this imporant wedding tradition allows social support without hurting anybody’s feelings, the hand stretched out, wrapped in cotton, and the barber, who is able to forgo his tip, can display his generosity and magnanimity.
Damat tıraşı erkek evinde sürdürülen düğünün önemli bir geleneğidir. Trakya’da köy düğünlerinde hala yaşatılmaya çalışılan bu gelenek bir çeşit erkekliğe soyunma ritüeli gibidir. Oyunlar oynanırken meydana bir sandalye konur. Damat bu sandalyeye oturtulur ve herkesin gözü önünde ustura ile tıraş edilir. Tıraş yapacak olan berber hazırlanırken damadın yakınlarına; ”Bu ustura kesmiyor, jileti mi bitmiş ne?” diye takılır. Damadın babası ve sağdıcı berbere hoşnut kalacağı bir bahşiş vererek tıraşı başlatır. Bazen de ihtiyacı olan birinin faydalanması amacı güdülerek; berber usturayı ihtiyaç sahibi olduğu bilinen ihtiyarca bir kişinin eline verir. İhtiyarın titrek ellerinden damadın yüzü zarar görmesin diye bahşişi verecek kişi ihtiyara yalvarır: ” Aman Hasan Ağa! Ver usturayı berbere de ben de sana şu kadar kayme vereyim ” der. İhtiyarcık bahşişi beğenmezse ya da berbere tatlı tatlı takılmak için; ” Benim babam da berberdi. Ben bu çaylaktan daha güzel keserim. ” diyerek işi azıcık yokuşa sürerse bahşiş artırılırdı. Bunun nihayetinde ihtiyarcık usturayı asil sahibi olan berbere verirdi. Bu durum, sosyal yardımlaşmanın kimseyi incitmeden pamuklara sarılır gibi, gelenekler eliyle yapılması olduğu gibi, kendi bahşişinden vazgeçebilen berberin cömertliğinin, yüce gönüllülüğünün göstergesi olarak da önemli bir düğün geleneğidir.