19. yüzyılın halk şairlerinin en önemlilerinden bir tanesi olan Bayburtlu Zihni,1797 yılında Bayburt’ta doğmuştur.İlk tahsiline doğdu yerde başladı.Bir müddet Trabzon’da okuduktan sonra Erzurum medreselerinde hicazet alan şair 1815 yılında İstanbul’a gitmiştir.Burada 10 yıla yakın bir süre kalan şair,yazdığı şiirlerle dikkat çekmiştir.O dönemin ileri gelenlerine hizmetlerde bulunmuş ve Divan-ı Hümayun kalemine katip olmuştur.1828’den sonra Bayburt’a dönen Zihni,burada Ruslarla yapılan harbin sonuçlarınada sahit olmuş memleketini terk etmek zorunda kalmıştır.Döndüğünde perişan halinde gördüğü sılası için Zihni şu şiiri yazmıştır.
Vardım ki yurdundan ayak götürmüş
Yavru gitmiş ıssız kalmış otağı
Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş
Sakiler meclisten çekmiş ayağı
Bayburtlu Zihni’nin yazdığı bu şiir onun şöhretinin yayılmasına neden olmuştur.Rus istilasının ardından Erzurum’a giden şair orada valilerin emrinde çalışmıştır.Bayburtlu Zihni , 1834 yılında Hacca gitmiştir.Şiirleri halk edebiyatından çok divan edebiyatına yakındır.Zihni,birden fazla usluba sahip nadir şaiirlerden birisidir.Şaiirin bazı beyitleri divan edebiyatının en ileri şairlerinin eserleriyle aynı seviyede olsa bile ona bu büyük tanınmışlığı getiren halkın diliyle verdiği eserleridir.Bayburtlu Zihni,klasik kültüre hakim bir şairdir.Arapça ve Farsça’yı bu dillerde şiir yazabilecek kadar iyi bilmektedir.Mizah ve hiciv yeteneği oldukça fazla olan şair bu tür eserlerini sergüzeştname isimli eserinde toplamıştır. Zihni’nin hayatının büyük bir kısmı gurbet ellerde geçmiştir.Yolculukların getirdiği büyük yüke dayanamamış ve 1855’de gittiği Trabzon’dan memleketine dönmek için yola çıktığında hastalanmış ve Trabzon yakınlarında bulunan Holasa köyünde 1859 yılında vefat etmiştir.
Bayburtlu Zihni’nin güzel şiirlerinden bir tanesini daha paylaşıp yazımızı bitirelim.
Kör olsun gurbetin kahrı bitmedi
Gidemem vatana çilem yetmedi
Gül de taksam bülbülümüz ötmedi
Altın kafes olsa viran görünür